Depresyonda Kullanılan İlaçlar Hakkında 11 Soru
Depresyon, dünyada en sık görülen ruhsal sorunların başında gelmektedir. Depresyonda kişi eskisine göre daha mutsuz, huzursuz, öfkeli, karamsar, çaresiz, yorgun ve kararsızdır. Depresyon tedavisi olan bir ruhsal rahatsızlıktır.
Depresyonun birçok tedavi seçeneği olmakla birlikte en sık kullanılan ve tedavi başarısı en yüksek olan ilaç ve psikoterapi seçenekleridir. İlaçsız depresyon tedavisi mümkün olabilir ancak depresyonda psikoterapi olmazsa olmazdır.
İlaçsız depresyon tedavisi bir diğer ifadeyle yalnızca psikolojik destek almaktır. Ancak bazen de depresyonda kullanılan ilaçlar zorunlu hale gelebilir.
Bugünkü yazımızda depresyonda kullanılan ilaçlar ve ilaç tedavisi üzerine incelemelerde bulunacağız. Unutulmamalıdır ki ilaç tedavisi her ne kadar birçok depresyon vakasında çok önemli olsa da psikoterapi eşlik etmediği sürece uzun vadede istenen etkiyi göstermesi pek mümkün değildir.
Bu nedenle en başarılı tedavi yöntemi hem ilaç hem de psikoterapi desteğinin alınmasıdır. Eğer siz de depresyon tedavisi görmek ve psikolojik destek almak istiyorsanız, bizden randevu alabilirsiniz.
Depresyon Nedir?
Depresyon, kalıcı üzüntü ve ilgi kaybına neden olan bir duygudurum bozukluğudur. Depresyon ayrıca majör depresif bozukluk veya klinik depresyon olarak da adlandırılır.
Bu hastalıktan muzdarip insanların duygu, düşünce ve davranışları bozulur ve bu da çeşitli duygusal veya fiziksel sorunlara yol açabilir. Günlük aktivitelerinizi yapmakta zorlanabilirsiniz ve bazen hayat yaşamaya değer görünmeyebilir.
Depresyon sadece bir can sıkıntısı veya kısa süreli zayıflık hissi değildir. Depresyon bir gecede çözülebilecek kolay bir problem değildir. Depresyon tedavi edilebilir ve tedavi gerektiren bir hastalıktır.
Bazı durumlarda bu iyileşme süreci uzun sürebilmektedir. Depresyonu olan çoğu insan, ilaçlar, psikoterapi veya ikisinin bir kombinasyonu ile devam eden tedavi ile iyileşebilir.
Depresyon genellikle 20’li veya 30’lu yaşlarda başlar, ancak her yaşta ortaya çıkabilir. Kadınların depresyona erkeklerden daha fazla yakalanma olasılığı daha yüksektir.
Depresyonda Kullanılan İlaçlar Etkili Mi?
3 aylık tedaviden sonra, depresyonda kullanılan ilaçlar ile tedavi edilen depresif hastaların %50-65’inde önemli bir iyileşme vardır. Ancak aynı hastaya depresyonda kullanılan ilaçlar değil de plasebo (kimyasal içermeyen boş bir hap) verildiğinde hastaların sadece %25-30’u iyileşir.
Bu rakamlar, antidepresanların, tıbbın diğer alanlarında kullanılan birçok ilaçla (örneğin ağrı kesiciler, epilepsi ilaçları, astım ilaçları) neredeyse eşit derecede etkili olduğunu göstermektedir.
Yanlış tedavi ile gözlenen iyileşme, hastalığın doğal seyrinden kaynaklanıyor gibi görünmektedir. Hafif depresyon bir süre sonra kendi kendine düzelebilir.
Depresyonda Kullanılan İlaçlar Yan Etki Gösterir Mi?
Diğer ilaçlar gibi depresyonda kullanılan ilaçlar da yan etkiler gösterebilir. Ancak bu ilaçlar doktor kontrolünde kullanıldığında bu yan etkiler önceden tahmin edilebilir ve ortadan kaldırılabilir.
Antidepresanların yan etkilerinin önemli bir kısmı hafiftir ve genellikle tedavinin kesilmesi veya ilaç dozunun azaltılmasıyla kendiliğinden düzelir. Bu yan etkiler genellikle tedavinin ilk birkaç haftasında ortaya çıkar.
Trisiklik antidepresanlar olarak adlandırılan depresyonda kullanılan ilaçlar, ağız kuruluğu, hafif titreme, ajitasyon, kabızlık ve kilo alma riski altındadır. Bu tür depresyonda kullanılan ilaçlar, özellikle yaşlı hastalarda kafa karışıklığına, unutulmaya, uyuşukluğa, idrar tıkanıklığına ve düşmelere neden olabilir.
Mümkünse kalp hastalığı olan hastalarda kullanılmaması önerilir. Bu türde depresyonda kullanılan ilaçlar erkeklerde sertleşme ve boşalma sorunlarına neden olabilirler. SSRI grubu antidepresanlar, genellikle ciddi yan etkilere neden olmayan yeni nesil ilaçlardır.
SSRI grubundaki depresyonda kullanılan ilaçlar, mide bulantısı, hazımsızlık, uyuşukluk, kabızlık, gevşek dışkı ve uyuşukluk gibi ciddi olmayan yan etkilere neden olabilir.
Özellikle tedavinin başlangıcında ilacın dozunu azaltırsanız veya bir süre beklerseniz bunlar kendiliğinden düzelecektir. Cinsel direnç, erektil disfonksiyon ve orgazma ulaşamama gibi memnuniyetsizlikler tedavi sırasında oluşabilecek ve tedavi kesildiğinde kendiliğinden düzelebilecek diğer yan etkilerdir.
Depresyonda kullanılan ilaçlar ilk birkaç haftasında huzursuzluk, kaygı ve aşırı duyarlılık gibi ruhsal bozuklukları geçici olarak arttırabilir. SNRI grubu ve atipik antidepresanların yan etkileri SSRI grubunun yan etkilerine benzer.
Atipik antidepresanların cinsel yan etkilere neden olma olasılığı daha düşüktür. MAO inhibitörü adı verilen bir ilaç Türkiye’de bulunmamaktadır. Bazı ilaç grupları bazı ülkelerde belli nedenlerle kullanılmamaktadır.
Depresyonda Kullanılan İlaçlar Bağımlılık Yapar Mı?
Depresyonda kullanılan ilaçlar alkol, sakinleştirici ve nikotin gibi bağımlılık yapmaz. Bu, örneğin bu maddelere bağımlıysanız veya tipik yoksunluk belirtilerini yaşamıyorsanız, daha fazla ilaç tüketmeniz gerektiği anlamına gelir.
Bununla birlikte, insanların yaklaşık üçte biri, antidepresanları bıraktıktan sonra birkaç hafta boyunca yoksunluk belirtileri yaşayabilir. Bu, ilacın etkinliğini azaltan bir vücut ayarlaması dönemi olarak görülmelidir. Bu aşamada ortaya çıkan ve genellikle hafif olan semptomlar şunları içerir:
Hazımsızlığa benzer belirtiler
Grip vb. belirtiler
Kaygı hissi
Baş dönmesi
Canlı rüyalar veya kabus görmek
Vücutta uyuşma
Uzman doktor tarafından düzenlenebilecek bir antidepresan bırakma süreciyle bu belirtilerin hafifletilmesi veya tamamen ortadan kalkması mümkün olmaktadır.
Depresyonda kullanılan ilaçlar kesilmesini takiben hastalık belirtilerinin ortaya çıkması olasılığı bulunmaktadır. Hastalık semptomlarının ilacın geri çekilmesine mi yoksa hastalığın tekrar ortaya çıkmasına bağlı mı olduğu uzman doktor tarafından yapılan bir muayene ile tespit edilebilir.
Depresyonda Kullanılan İlaçlar Kişiliği Değiştirir Mi?
Depresyonda kullanılan ilaçlar kullanan bireylerin kişiliklerini değiştirmezler. Psikoterapi, kişiliğinizi bir dereceye kadar değiştirebilecek tek tedavidir. Depresyonda kullanılan ilaçlar yanlış kararlar vermenize veya istenmeyen eylemlerde bulunmanıza neden olmaz.
Tedavi ederek daha verimli ve sağlıklı seçimler yapmanıza yardımcı olur. Antidepresan kullanmaya isteksiz olan kişiler daha agresif veya cesur davranabilirler. Bu zaten tedavinin istenen etkisidir.
Psikoterapi ve ilaç kombinasyonu, istenmeyen semptomlarla baş etmeyi kolaylaştırır. Bizi sonsuza kadar istenmeyen bir kişiliğe bürünmeye götürmez. Antidepresan kullanımı ile hipomani veya mani denilen bir durum ortaya çıkabilir.
Hipomani ve mani, anormal, orantısız, doğal olmayan refah, kaçırma veya sinirlilik ve aktivite ile karakterize edilen fiziksel ve psikolojik zihin durumlarıdır.
Mani veya hipomaniden muzdarip insanlar, olağanüstü refah, alışverişe susamışlık, aşırı cesaret ve öfke gibi duygu ve davranışlar yaşayabilirler. Bu etki derhal doktorunuza bildirilmelidir.
İlaç değişiklikleri ve doz ayarlamaları ek tedavi ile kontrol edilebilir. Bazen insanlar bu durumu kişilikte kalıcı bir değişiklik olarak düşünebilir. Ancak kişilik değişimi ile bu durumun uzaktan yakından alakası yoktur.
Depresyonda Kullanılan İlaçlar Gebelere Zarar Verir Mi?
Depresyon hamile ve emziren annelerde sık görülen bir sorundur. Hamilelik ve emzirme döneminde annede meydana gelen hormonal değişiklikler ve hamilelikten önce zaten var olan ruhsal bozukluklar doğum sonrası depresyonun en yaygın nedenlerinden biridir.
Depresyon ilaçları fetüste bazı sorunlara neden olabilir. Ama çoğu zaman tedavi edilmemiş depresyonun hem anne hem de çocuk üzerindeki olumsuz etkileri, ilacın olası yan etkilerinden çok daha ağır basmaktadır.
Bu gibi durumlarda depresyonda kullanılan ilaçlar zorunlu olabilir. Doktorlar hamile ve emzikli anneler için antidepresan kullanmaya karar verirken, kişinin sağlığını, hamilelikte mevcut veya öngörülen sorunları ve riskleri göz önünde bulundurarak yarar ve zararlarını hesaplar.
Uzmanlar, depresyonda kullanılan ilaçlar için risklerini farklı şekillerde değerlendirebilir. Hamilelik sırasında yüksek doz paroksetin kullanımına ilişkin veriler endişe vericidir ve kullanılmamalıdır. Bu nedenle ilacı kullanırken önlem alınmalı ve mümkünse gebelik planı ertelenmelidir.
Antidepresan kullanmaya karar verirseniz, hamilelik sırasında ve doğum sonrasında bebeğinizin sağlığını (doğum sonrası beslenme, nörolojik durum vb.) izlemelisiniz. Çalışmalar, doğumdan sonra SSRI kullanmanın hamilelik sırasında kullanmaktan daha güvenli olduğunu göstermiştir.
Depresyonda Kullanılan İlaçlar Yaşlılarda Uygulanır Mı?
Yaş herkes için aynı kriterleri karşılamayabilir ancak tıbbi anlamda yaşlılık için 65 yaş önemli bir sınır değer olarak kabul edilir. Hem diğer hastalıklardan hem de yaşa bağlı olarak, fiziksel hastalık görülme sıklığı artar ve yaşla birlikte ruhsal hastalık görülme sıklığı artar.
Yaşlılarda sadece depresyonda kullanılan ilaçlar değil, her türlü ilaç kullanılırken dikkatli olunmalıdır. Yaşlılarda vücuttaki ilaçlardan kurtulmak için ihtiyaç duyulan iki ana organ olan böbrekler ve karaciğer yaşla birlikte yetersiz çalışmaya başlar.
Sonuç olarak depresyonda kullanılan ilaçlar vücudunuzda uzun süre kalabilir ve yüksek dozlarda birikebilir. Bu nedenle yaşlılar depresyonda kullanılan ilaçlar uygulanımı esnasında düşük dozlarla başlamalı ve gerekirse dozları yavaş yavaş artırmalıdır.
Yaşlılıkta antidepresan kullanımına bağlı yan etkiler, ergenlere göre daha ciddi olabilir. Bu yan etkilerin özellikle yaşa bağlı olarak değerlendirilmesi gerekir ki yarardan çok zarar oluşmamalıdır.
Kalp ritminden daha fazla, canlı rüyalar, artan huzursuzluk ve kaygı, uyku ihtiyacı, uyuşukluk, uyanıklığın azalması, unutkanlık, hareket bozuklukları, hipotansiyon, halsizlik, halsizlik, kanama, pıhtılaşma bozuklukları, mide sorunları yaygındır.
Yukarıdaki yan etkilere ek olarak, anafranil ve laroksil gibi ilaçlar ani hipotansiyon, göz içi basıncı ve iyi huylu prostat hiperplazisine neden olabilir. Yaşlıların doktor tavsiyesi olmadan ilaçların kullanımına başlamamaları önemlidir.
Yaşlılıkta depresyonda kullanılan ilaçlar, diğer ilaçlarla etkileşim riskini artırır. Yaşlılarda medikal tüm maddelerin kullanımına başlamadan önce birçok biyokimyasal testler, görüntüleme testleri ve çeşitli psikiyatrik testler yapılmalıdır.
Depresyonda kullanılan ilaçlar kullanıyorsa kişinin kendi tıbbi kayıtlarını tutması gerekir. Özellikle yaşlılar için tıbbi kayıtların çok dikkatli olması gerekir. Mümkünse, yaşlıların tedavisine dahil olan tek kişi tıbbi kayıtlara sahip olmalıdır. Bu, atlamanızı veya unutmanızı daha az olası kılar.
Depresyonda Kullanılan İlaçlar Kısırlığa Yol Açar Mı?
Depresyonda kullanılan ilaçlar bir süre kullanıldığında kısırlığa yol açıp açmadığı önemli bir soru işareti olmuştur. Bu ilaçların bir sonucu olarak, herkes aynı olmadığı sürece cinsel direnç görülebilir.
Depresyonda kullanılan ilaçlar ile ilgili bu soru işareti bir uzmana danışılarak kolayca çözülebilecek sorunlardan biridir. Bununla birlikte, bazı psikiyatrik tedavilerde kullandığımız ilaçlar gibi depresyonda kullanılan ilaçlar da geçici sertleşme sorunlarına neden olabilir.
Bununla birlikte, bu semptom bir uzmana danışılarak kolayca çözülebilir. Son 50-60 yılda yapılan tüm retrospektif çalışmalarda infertiliteye neden olan depresyonda kullanılan ilaçlar ile ilgili veri bulunamamıştır.
Yani antidepresanların kadın yumurtalıklarını ve yumurtalarını etkilediğine, sperm yapısı ve erkek sayılarının kısırlığa neden olduğuna dair net ve kabul görmüş bilimsel bir kanıt yoktur.
Depresyonda Kullanılan İlaçlar Nasıl Etki Gösterir?
Depresyonda kullanılan ilaçlar aldıktan sonra mideden geçerler ve ince bağırsaktan emilirler. Damarlardan geçerek karaciğere ulaşırlar ve burada bazı değişiklikler yaparlar. Depresyonda kullanılan ilaçlar bazen farklı bir kimyasal yapı benimseyerek yoluna devam eder.
Buradan bir damara geçtikten sonra, kan-beyin bariyeri beynin yapısına girer ve hücresel düzeyde hareket eder. Bunu yaparken hücrenin ilgili reseptör sistemi ile reaksiyona girer ve bu yapılara bağlanır. Buradan hücre kapısı diyebileceğimiz kimyasal bir yapıdan içeri girer.
Uygun yapıya sahip hücre içi kimyasal, hormonal, elektriksel yollar ve oksidasyon gibi çeşitli reaksiyonlar sonucunda gerekli etkileri üretir. Görüldüğü gibi gerekli reseptörlere sahip olmayan hücre yapılarını etki yerine ulaşana kadar etkilemez.
Bu, İstanbul’dan Ankara’ya giderken birçok şehri geçeceğiniz, ancak ana varış noktanızın önünde asla otobüsten inmeyeceğiniz anlamına gelir. Otobüsten indiğinizde, gideceğiniz adresteki numaraya karşılık gelen daireye veya eve gidersiniz.
Benzer şekilde vücudumuza koyduğumuz ilaçlar da kendine has bir hücre reseptör sistemine sahip hücrelere etki eder. Bu ilaçlar, kapı zili her çaldığında herkesin eve girmesine izin vermediği için tüm hücrelere giremez.
Depresyonda Kullanılan İlaçlar İsteyince Kesilir Mi?
Depresyonda kullanılan ilaçlar asla ve asla hastanın kendi kararıyla bırakılmamalıdır. Bu ilaçların kişinin kullanmaya devam etmesi gereken bir dönemde bırakılması tedavinin düzenini bozacağı gibi bazı majör depresyon belirtilerinin de tekrardan alevlenmesine yol açabilir.
Bazı belirtiler daha şiddetli şekilde ortaya çıkabilir. Hiçbir ilaç uzman doktorun kararı olmadan bırakılmamalıdır. Elbette bırakma kararı konusunda uzman doktor ile görüşme ve fikirlerini belirtme hakkına sahipsinizdir.
Ancak bu durum kararı bir uzmana danışmadan kendiniz vermeniz anlamına da gelmemelidir. Uzman hekim eğer siz kesin kararlı iseniz o zaman nasıl bırakacağınız konusunda size bazı önerilerde bulunacaktır.
Örneğin; bir süre depresyonda kullanılan ilaçlar ile tedavisini sürdürmüş birey uzman ilaç tedavisini düzenleyen hekimle görüşüp bırakma kararını bildirirse ona önce azaltmasını ve daha sonra da kademeli olarak bırakmasını öngörebilir.
Bazı antidepresanlar direkt kesildiğinde bazı olumsuz geri çekilme belirtileri gösterebilir. İşte bu nedenle depresyonda kullanılan ilaçlar asla ve asla kişinin kendi kararıyla bırakılmamalıdır.
Depresyonda Kullanılan İlaçlar Nelerdir?
Trisiklik Antidepresanlar (TSA)
Depresyon tedavisinde kullanılan ilk antidepresan türüdür. Nispeten çok sayıda yan etkileri vardır, ancak çok etkili ve güçlü ilaçlardır. Trisiklik antidepresanlar öncelikle beyindeki norepinefrin ve serotonindeki iki kimyasalın (nörotransmitter) seviyelerini etkiler.
Kilo alma, uykusuzluk, kabızlık, ağız kuruluğu, cinsel yan etkiler, bulanık görme gibi yan etkileri nedeniyle genellikle depresyon tedavisinde ilk seçenek olarak kullanılmazlar. Depresyonda kullanılan ilaçlar arasında en az tercih edilenler arasındadır.
Monoamin Oksidaz İnhibitörleri (MAOI)
Bu tür depresyonda kullanılan ilaçlar, diğer tedavilere yanıt vermeyen depresyonlu kişiler için en etkili olabilecek gruptur. Türkiye’de bu grupta çok az ürün var.
Peynir ve şarap gibi yiyeceklerle etkileşimler, yüksek tansiyon, hızlanmış kalp hızı, baş ağrısı, mide bulantısı ve kusma gibi yan etkilere neden olabilir. Depresyonu tedavi etmek için bu ilaç grubunu kullanan hastalar diyet önerilerine uymalıdır.
Bu etkileşimden dolayı birincil depresyonda kullanılan ilaçlar arasında değildirler ancak direnç belirtileri görüldüğünde depresyon tedavisinde oldukça etkilidirler.
Seçici Serotonin Geri Alım İnhibitörleri (SSRI)
En az yan etkisi olan daha yeni ve en yaygın kullanılan antidepresanlardır. Bu tür depresyonda kullanılan ilaçlar beyindeki serotonin denilen bir kimyasalın miktarını değiştirerek çalışır.
Yan etkileri arasında orgazm olamama, cinsel istek azalması (ilaç kesildiğinde veya azaltıldığında bu belirtiler tamamen kaybolur), ilacın ilk dozundan sonra baş ağrısı, huzursuzluk, gerginlik, mide bulantısı vb.
Listelenen bu yan etkiler hafiftir ve hepsinde görülmeyebilir. Öğrencilerin ve sürücülerin tercih ettiği depresyonda kullanılan ilaçlar bunlardır ve diğer ilaçlarla etkileşimleri minimumdur.
Serotonin ve Norepinefrin Geri Alım İnhibitörleri (SNRI)
Bu tür depresyonda kullanılan ilaçlar ayrıca az yan etkisi olan nispeten yeni ilaçlardır. Beyindeki serotonin ve norepinefrin miktarını etkilerler. İştahsızlık, huzursuzluk, uykusuzluk, anksiyete, kabızlık, ağız kuruluğu, ishal ve baş dönmesi en sık görülen yan etkilerdir. Yan etkiler genellikle geçicidir ve daha az ciddidir.
Depresyonda Kullanılan İlaçlar İntihara Neden Olur Mu?
Depresyonda kullanılan ilaçlar asla intihara neden olmaz. Depresyonda kullanılan ilaçlar genellikle antidepresanlardır ve antidepresanların intihara neden olduğuna dair hiçbir kabul görmüş bilimsel çalışma ve veri yoktur.
Depresyonda kullanılan ilaçlar için intihara meyili arttırdığı düşüncesi kesinlikle yanlıştır. Bu noktada kişileri tıbbi tedaviden en çok uzaklaştıran nedenlerden biri de toplumda yaygın olan ancak yanlış bilinen bazı düşüncelerdir.
Antidepresanların intihara neden olmadığını söyleyebiliriz ancak şunu net olarak söyleyebiliriz ki depresyonda kullanılan ilaçlar kullanılmadığı ve psikoterapi uygulanmadığı zaman intihara zemin hazırlanabilir.
Depresyon görülen bireylerin önemli bir kısmında intihar girişimleri veya düşünceleri görülmektedir. Depresyonda kişi kendisini büyük bir çıkmazın içerisinde görebilir ve karamsar hisler ağır basabilir.
Karamsarlık ve çaresizlik duyguları depresyonda çok ağır basan duygulardır. İçinde bulunduğu durumu olumsuz şekilde değerlendiren depresyon hastası da herhangi bir çözüm yolu bulamaz.
Bu durumda yapacağı bir şey kalmadığını düşünür ve sonuçta intihar düşüncelerinin de etkisiyle canına kıymaya çalışabilir. İntihar düşüncede veya eylemde olması önemsiz şekilde değerlendirilmelidir.
İntihar için bu nedenle depresyonda kullanılan ilaçlar ve psikoterapi desteğinin kullanılması gerekmektedir. Depresyonun en tehlikeli yönlerinden birisi bu nedenle intihar düşünceleri veya girişimleridir.
Mentalium Psikoloji Kimdir?
Mentalium Psikoloji 2019 yılında Klinik Psikolog Onur Aydın tarafından Kadıköy ilçesi Göztepe semtinde kurulan bir psikolojik danışmanlık ve eğitim merkezidir. 2021 yılında ise merkezimizin ikinci şubesi Şişli ilçesi Mecidiyeköy şubesinde açılmıştır.
Merkezimizde uzman psikologlar çalışmakta olup tüm psikolog çalışanlarımız psikoterapi yapma yetilerine sahiptir. Tüm uzmanlarımız lisans eğitimlerini psikoloji alanında tamamlamışlardır.
Ayrıca lisans eğitimlerinin ardından uzmanlık eğitimleri olan yüksek lisans eğitimlerini ise klinik psikoloji alanında yapmışlardır. Klinik psikolog ünvanı alan uzmanlarımız ayrıca psikoterapi ekollerinden en az birine yönelerek buna yönelik teorik eğitim ve süpervizyonlarını tamamlamışlardır.
Bu alanda tecrübe kazanan uzmanlarımızdan bazıları bireysel bazıları ise aile çift terapisi konusunda hizmet sunmaktadırlar. Merkezimizde böylece hem bireysel psikoterapi hem de aile çift terapisi konusunda destek sunulmaktadır.
Uzmanlarımızın sunduğu başlıca bireysel psikoterapi alanlarımız arasında depresyon, anksiyete bozukluğu, sosyal fobi, travma, obsesif kompulsif bozukluk, DEHB, kişilik bozuklukları ve ilişki sorunları gibi birçok ruhsal sorun mevcuttur.
Ayrıca çiftlerin destek alabilmesi için aile çift terapisi hizmetimiz de bulunmaktadır. Yazımızda da belirttiğimiz üzere depresyonda kullanılan ilaçlar majör depresyon rahatsızlığında pek çok yararları bulunan ilaçlardır.
Elbette depresyonda kullanılan ilaçlar depresyon tedavisinde tek çözüm değildir. Bununla ilgili bir araştırma da bulunmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri’nde majör depresyon tanısı bulunan hastalarla bir araştırma yapılmıştır.
Bu hastalar iki gruba ayrılmıştır ve gruplardan birisine yalnızca depresyonda kullanılan ilaçlar verilirken diğer gruba ise hem depresyonda kullanılan ilaçlar hem de psikolojik destek verilmiştir.
Bu araştırma hastaların tedavi süreçleri bittikten sonraki yaşam dönemlerini de incelemiş ve hastalar belirli dönemlerde kontrol görüşmelerine çağırılmıştır.
Hastaların ifadelerine göre iki grup arasında uzun vadeli iyileşme açısından önemli farklar bulunmuştur. Yalnızca depresyonda kullanılan ilaçlar verilen 100 hastadan 75’inde depresyonun yaşamlarının ilerleyen dönemlerinde tekrarladığı görülmüştür.
Hem ilaçlarını alan hem de psikolojik destek alan 100 hastanın ise sadece 20’sinde depresyon tekrarlamıştır. Üstelik bu hastaların ise tekrarlayan depresyon rahatsızlığının daha hafif formlarının görüldüğü tespit edilmiştir.
İşte bu araştırma dahi bize depresyonun tekrarlayan bir ruhsal rahatsızlık olmasına rağmen en iyi tedavi yönteminin hem depresyonda kullanılan ilaçlar hem de psikolojik destekle mümkün olacağını göstermiştir. Siz de ilaçlarınızı kullanırken bizden psikolojik destek almak isterseniz bize ulaşabilirsiniz.