Skip to content Skip to footer

4 Adımda Obsesif Düşüncelerden Kurtulmak Mümkün

obsesif düşüncelerden kurtulmak

4 Adımda Obsesif Düşüncelerden Kurtulmak Mümkün

Obsesif düşüncelerden kurtulmak mümkün müdür? Obsesif düşüncelerden kurtulmak isteyen ancak bunu şu ana kadar başaramayan pek çok kişi için mümkün olmayabilir.

Ancak şunu net olarak söyleyebiliriz ki obsesif düşüncelerden kurtulmak kesinlikle mümkündür.

Peki böyle bir imkân varsa, obsesif düşüncelerden kurtulmak için ne yapmak gerekir? Kişi obsesif düşüncelerden ne yaparsa kurtulabilir?

Yazımızın devamında bazı önerilerde elbette bulunacağız ancak obsesif düşüncelerden kurtulabilmeniz için en kolay ve kalıcı yol bir psikolog ile bu konuyu çalışmaktır.

Eğer siz de obsesif düşüncelerinizden kurtulmak istiyorsanız, yazımızın devamını okuyabilir ve bizden psikolog desteği alabilirsiniz.

obsesif düşüncelerden kurtulmak OKB tedavisi ile mümkündür.

Obsesif Kompulsif Bozukluk Nedir?

Takıntıların insan yaşamına etkisi sanıldığından çok daha fazla ve zordur. Kişiyi kontrol eden takıntılı düşünceler, bir kişinin yaşamının, özellikle de günlük yaşamının çoğu alanını bozar.

Obsesif düşüncelerden kurtulmak bu nedenle oldukça zor görünür.

Yoğun kaygı ve korkuya neden olan tekrarlayıcı (obsesif) düşüncelerin yanı sıra bunları azaltmak için benimsenen davranışlar da vardır.

Bunlar kişinin bir süre sonra sosyal ortamdan ve hatta günlük yaşamın birçok faaliyetinden uzaklaşmasına neden olur.

Obsesif düşüncelerden ve kompulsif davranışlardan oluşan ruhsal bozukluğa obsesif kompulsif bozukluk denir.

Obsesif kompulsif bozukluk aynı zamanda takıntı hastalığı olarak da adlandırılır.

OKB olarak da kısaltılan ruhsal sorundan kurtulmak için kişinin obsesif düşüncelerden kurtulmak ve kompulsif davranışlarından sıyrılması gerekir.

Obsesif düşüncelerden mustarip olan kişiler, kaygılarını hafifletmek için kompulsif davranışlar sergileyemeyeceklerini düşündükleri yerlere gitmemeye çalışırlar.

Bu nedenle kapalı bir ortamda yaşamlarını sürdürürler. Obsesif düşüncelerden kaynaklı olarak izole bir yaşamları olmaktadır.

Sosyal hayatın, yakın çevrenin ve daha birçok etkenin azalması hatta ortadan kalkması nedeniyle depresyon, stres, suçluluk, utanç ve yorgunluk gibi diğer sorunlar katlanmaktadır.

Bu, zaten obsesif düşüncelerden dolayı zihnen yorulan kişinin yaşamını yönetmeyi daha da zorlaştırır.

Günlük hayatta tedavisi en zor psikolojik rahatsızlıklardan biri olan obsesif kompulsif bozukluk, korkutucu bir durum gibi görünse de tedavi edilebilmektedir.

Bir başka deyişle, obsesif düşüncelerden kurtulmak çok kolay olmasa da kesinlikle mümkündür.

Ancak şunu da belirtmek gerekir ki obsesif düşüncelerden kurtulmak için psikolojik destek almak kesinlikle gerekmektedir.

Obsesif düşüncelerin en önemli özelliklerinden biri, obsesif kompulsif bozukluğu olan kişilerin eylemlerinin, korkularının ve endişelerinin hiçbir mantığının olmadığının farkında olmalarıdır.

Ancak, mantığa dayalı düşünceler yine de daha fazla obsesif düşünce ve eylemi engellemez.

Aksine, bunun başka bir yük olduğunu bilerek bunu yapmak zorunda hissetmektedirler.

Bu davranış ve ritüelleri yapmazlarsa pişmanlık ve endişe duyguları ortaya çıkacaktır.

Bu nedenle obsesif insanlara mantıklı bir açıklama yapmak sanıldığı kadar yararlı değildir.

Bu nedenle iyi bir sosyal yaşam sürdürmek ve obsesif düşüncelerden kurtulmak için bazı başa çıkma teknikleri ile obsesyonlar kontrol altına alınabilir.

Peki obsesif düşüncelerden neden kurtulmak zorundayız ki? Bu soru aslında bazılarımızın aklına gelmiş olabilir.

Obsesif düşüncelerden kaynaklanan sürekli kontrol etme ihtiyacı aslında bir şekilde kişiyi birçok ihmalden ve tehlikeden korumaktadır.

Bu durumu şöyle düşünelim. Yangınların en önemli sebeplerinden bir tanesi de prizde unutulan ütü vb. ev eşyalarıdır.

İhmal veya unutkanlık sebebiyle çıkan yangınlar obsesif düşüncelerden mustarip kişilerin başına pek gelmemektedir.

Bunun da sebebi herhangi bir eylemi defalarca kontrol ederek gerçekleştirmeleridir.

Evet, tehlikelere açık olmazlar ancak bu durum yaşamlarının olumlu etkilendiği anlamına da gelmez.

Obsesif düşüncelerden kaynaklı olarak yaşamları aşırı derecede olumsuz etkilenir.

Bu sebeple eğitimleri yarıda kalabilir, işlerinden ayrılmak zorunda kalırlar veya sosyal ilişkileri obsesif düşüncelerden olumsuz etkilenir. Bu nedenle obsesif düşüncelerden kurtulmak durumunda kalırlar.

Tıbbi açıdan bir hastalık olarak kabul edilen düşünce ve davranışların günlük işlevlerimizi etkileyecek, sınırlayacak veya bozacak kadar şiddetli ve yoğun olması gerekir.

Neredeyse her gün, günün her saati evde çalışacak, her gün çamaşır yıkayacak durumda olabilir.

Çocuklarla sağlıklı bir şekilde büyütülecek kadar vakit geçirememek, güvenlik nedeniyle bir kişinin pencerelerin kapalı, kapıların paslı olduğundan emin olunması bir hastalık olarak kabul edilmelidir.

Ancak bu bir hastalık olarak kabul edilmelidir. Evden çıkarken veya birkaç kez dönerken pencereleri ve kapıları kontrol ederken dikkatli olurlar.

İşte bu durumda obsesif düşüncelerden kurtulmak için obsesif kompulsif bozukluk tedavisi görülmelidir.

Obsesif kompulsif hastalığı olan kişiler genellikle sevdiklerini günlük rutinlerine (ritüellerine) dahil ederler.

Örneğin, kirlilik takıntılı bir hasta, eve giren ve çıkan kişilerin, eve girer girmez kendi kurallarına uymasını (örn. eve girer girmez soyunup yıkanmasını) isteyebilir.

Bu tür kısıtlamalar aile üyelerini bunaltabilir ve aile çatışmalarına yol açabilir.

Bazen hastalar hastalıklarının farkında olsalar da hastalıklarının çoğu zaman çok eski olması nedeniyle artık fayda görmeyeceklerini düşünerek tedaviye hazır olmayabilirler.

Bu dönemde aile bireylerine büyük sorumluluklar düşmektedir. Aile bireyleri bunun bir hastalık olduğunu her zaman hatırlamalı ve hastayı tedaviye gitmeye teşvik etmelidir.

Bu bozukluk katı bir kişilik yapısıyla ilgili değildir. Buna karşılık, hasta genellikle oldukça yumuşak huyludur.

Ancak takıntıları nedeniyle bazen sevdiklerini belirli kurallara uymaya zorlarlar. Semptomlar tartışılarak düzeltilemez.

Hasta, bu düşünce ve davranışın mantıksız olduğunu ve bunu onlarla tartışmanın yalnızca hastanın acısını artıracağını anlamıştır.

Bunun yerine onları anladığınızı ve yanlarında olduğunuzu söyleyerek desteklemeniz tedavi süreci için oldukça olumludur.

Takıntılarımız bir dereceye kadar bir hastalık değildir. Bunlar o kişinin bireysel özellikleridir.

Nitekim bu takıntıları kontrol edebilen ve onları hayatın kuralı haline getirebilen insanlar temiz, düzenli, saygılı, sorumluluk sahibi, yapmak istemediklerini başkalarına yapmayan, toplumsal normlara uyan kişilerdir.

Genellikle işlerini mükemmel yaparlar. Bu kişilerin güçlü aile bağları vardır ve genellikle yardımcı kişilik özellikleri bulunur.

Bunlar daha iyi ve daha başarılı bir hayata yol açan özelliklerdir. Ancak bu takıntılar belirli bir eşiği aşarsa, bu durum kişinin günlük hayatında, işinde, sosyal çevresinde ve aile hayatında birtakım sorunlara neden olur.

Bu obsesif düşünceler, hayatının önemli bir bölümüne meydan okuma olarak ortaya çıkar ve zamanının çoğunu işgal eder.

Her sabah uzun süre tuvalette ve banyoda olacağı için işe geç kalacak çünkü hazırlanması uzun sürecek, işine konsantre olması zor olacaktır. Bu durum sayesinde sürekli kabuslar görecektir.

Hatta yaptığı işlerde hata yapma riski artacaktır çünkü her zaman işin doğal akışından uzaklaşacaktır. Bu yüzden her şeyde başarısız olacak ve sonunda işini kaybedecektir.

Her şeyi kontrol edeceği için geceleri uyuyamayacak ve ailede düzen, organizasyon, temizlik ve hijyene aşırı takıntı nedeniyle eldiven takmak gibi sorunlar yaşanacaktır.

Obsesif kompulsif bozukluk hastası başkasının koltuğuna oturmaktan kaçınmak gibi eylemleri de sürdürecektir.

Yine obsesyonları nedeniyle evden çıkamadığı için sosyal bağlarını kaybedecektir.

Bu, kişinin hastalık aşamasına geldiği ve sonrasında psikiyatrik tedavi gerektiren durumlar olduğu anlamına gelir.

Obsesif düşüncelerden kurtulmak için psikolojik destek mutlaka tavsiye edilir.

obsesif düşüncelerden kurtulmak için terapi alın

En Sık Görülen Takıntı Türleri

Bulaşma Takıntısı

En yaygın takıntı türlerinden biri olan kirlilik takıntısını duş alma zorunluluğu izler.

Kirlilik takıntısında dışkı, idrar, mikrop, pislik, meni gibi şeyler uzak tutulmalıdır.

Kişi mikrop kapma korkusuyla evden çıkamayabilir ve yıkanarak cildi zarar görebilir.

Bu insanlar arasında bulaşıcı duygular, utanç, iğrenme ve tiksinme de yaygındır.

Bu kişiler genellikle ne kadar temiz olsalar da kirli olduklarını düşünürler. Ellerinin kirli olduğunu düşünen kişi temizlenebilmek için birkaç kez ellerini yıkamalıdır.

Ellerini sadece bir kez yıkaması obsesif düşüncelerden kurtulmak için yeterli değildir.

Ancak obsesif düşüncelerden kurtulmak için yaptığı ellerini yıkama eylemi aslında hastalığı devam ettiren ve alevlendiren bir eylemdir.

Kuşku Takıntısı

Bu kişiler belirli şeyleri yapıp yapmadıklarından daima şüphe duyarlar ve ne yaptıklarını sürekli kontrol etmek zorundadırlar.

Bu tür obsesyonda kişi, kapının kilitli olup olmadığını kontrol etmek için birkaç kez eve dönebilir, ışıkların açık veya kapalı olup olmadığını kontrol etmek için birkaç kez yataktan çıkabilir.

İşyerinde üzerinde çalıştığı aynı metin yüzlerce kez kontrol edilebilir. Kendisine atanan işin doğru bir şekilde yapıldığından emin olana kadar kontrol etmeye devam eder.

Eğer kontrol etmezse obsesif düşüncelerden kurtulmak onun için mümkün olmayacaktır.

Ancak kompulsif eylemleri gerçekleştirmezse de kendini iyi hissetmez. Bu nedenle obsesif düşüncelerden kurtulmak da zorlaşır.

Bedensel Takıntı

Bu tür takıntısı olan çoğu insan, özellikle kalıcı olarak kanser olduklarından ciddi olarak şüphelendikleri zaman, ölümcül bir hastalığa yakalanma korkusundan kurtulamazlar.

Sağlıklı olduklarına asla inanmazlar, diğerleri hayali bir fiziksel kusurla mücadele ediyor olabilir.

Örneğin burnunu beğenmeyen ve olduğundan büyük sanan bir kadın her aynada, cam kırığında, hatta yüzünün yansıdığı bir su birikintisinde kendine bakar ve burnundaki hatayı unutamaz.

Bedensel takıntısı olanlar obsesif düşüncelerden kurtulmak yerine çoğu zaman sürekli test ve tetkikler yaptırırlar.

Düzen ve Simetri İle İlgili Takıntılar

Simetri takıntısı olan insanlar, yaşadıkları çevrede bir dereceye kadar bir şeyleri organize etme ihtiyacı hissederler.

Uyguladıkları sıradaki değişiklikleri çabucak fark eder ve tersine çevirirler. Simetri takıntısı olan insanlar her zaman simetrik objeler ararlar.

Her zaman masa üstünü ve çekmeceleri düzenlemek isterler. Gömleğin alınma düzenini bozmak istemedikleri için dolaptan bir gömleği çıkarıp bir saatliğine koyan hasta sayısı çok fazladır.

Bu insanların çoğu saatlerce bir şeyler düzenlemek için uğraşıyor ve asla istedikleri şekli ya da düzeni oluşturamıyorlardır.

Obsesif düşüncelerden kurtulmak için özellikle davranışçı yöntemler işe yarar.

Saldırganlık Takıntısı

Bu kişiler iradelerini kaybetmekten ve çevrelerine veya kendilerine zarar vermekten korkarlar.

Hiçbir zaman saldırgan duygulara sahip olmamalarına rağmen, sürekli başkalarının yanından arabayla geçmek, birini bıçaklamak gibi düşüncelerle meşguldürler.

Bu düşünceleri hiçbir zaman atamayacak olsa da aklından çıkaramaz. Birilerine saldırarak zarar vermekten çok korkarlar.

Obsesif düşüncelerden kurtulmak için çabalarlar ancak korkuları çoğu zaman ne yazık ki ağır basar.

Cinsel Takıntı

Cinsel istek duymasalar bile bir kişiyle seks yapma fikrine cinsel açıdan takıntılı kişilerdir.

Babaların, annelerin, kardeşlerin ve hatta çocuklarının cinsel görüntüleri akla gelmekte ve büyük bir utanç duygusuna yol açmaktadır.

Cinsel takıntı yaşayan kişiler aslında cinsel açıdan istek yaşamaktan ziyade istek yaşamaktan çekinirler.

Özellikle cinsel obsesif düşüncelerden kurtulmak biraz daha duygu yükü sebebiyle daha zordur.

Dini Takıntı

Bu saplantılı insanlar gerçekten dindar ve dinine bağlı olsalar da din ile ilgili çelişkili düşünceler hala akıllara gelmektedir.

Tanrı var mı yok mu gibi sorular ve akıllarına kutsal şeyleri yokken bile lanetlemek gelir ve bu duruma çok üzülürler.

Dini inançları kuvvetli kişilerde bu obsesif düşüncelerden kurtulmak daha zor olabilir.

obsesif düşüncelerden kurtulmak

Obsesif Düşüncelerden Kurtulmak İçin İlaç Tedavisi

Özellikle serotonin sisteme etki eden ilaçlar obsesif düşüncelerden kurtulmak açısından faydalıdır.

Serotonin geri alım inhibitörleri olarak bilinen bu ilaç sınıfı, obsesif kompulsif bozukluk tedavisinde yaygın olarak kullanılmaktadır ve oldukça da başarılıdır.

Tedavinin ilk birkaç gününde, çoğu hastanın bahsetmekten çekindiği hafif bulantı, baş ağrısı, uyku bozuklukları, mide rahatsızlığı ve cinsel yan etkiler gibi geçici yan etkiler görülebilir.

Ancak bu grup ilaçlar genellikle hastaların kullanması kolay olan ve kullanımında sorun olmayan ilaçlardır.

Etkilerin görünür olması iki hafta kadar sürer. İlacın işe yarayıp yaramadığına karar vermek için en az 10 hafta beklemelisiniz.

Etkiliyse, tedaviye en az iki yıl devam edilmeli, gerekirse günlük doz artırılmalıdır.

Obsesif düşüncelerden kurtulmak için her zaman ilaç tedavisi gerekmez. İlaç tedavisi ancak gerekli olan durumlarda olumsuz düşüncelerden kurtulmak için başvurulacak yol olmalıdır.

Psikiyatride artık eski gelenek rağbet görmemektedir. Bundan on yıllar önce birçok ruhsal rahatsızlıktan kurtulmak için ilk başvurulan yöntem medikal yollardı.

Ancak bu durum özellikle psikoterapinin yaygınlaşması ve toplumda kabul görmesi ile beraber gitgide değişmiştir.

İlaç tedavisi ancak gerekli görülen durumlarda başvurulması gereken bir yöntem haline gelmiştir.

İlaçların yan etkilerinden ziyade daha çok kalıcı etkilerinin görülememesi sorun oluşturmaktadır.

Obsesif düşüncelerden kurtulmak için yalnızca ilaç tedavisine başvurulması durumunda yaşamın ilerleyen dönemlerinde obsesif düşünceler tekrarlayabilir.

Ancak psikoterapi verimli bir şekilde düzenli uygulandığında kişinin ruhsal rahatsızlığının nüks etmesi daha düşük bir ihtimaldir.

obsesif düşüncelerden kurtulmak psikolojik destek alarak mümkündür

Obsesif Düşüncelerden Kurtulmak İçin Psikoterapi

Obsesif düşüncelerden rahatsız olan bireyler endişeli düşüncelerle onlardan kaçınarak ve uzaklaşarak baş etmeye çalışırlar.

Ancak obsesif düşüncelerden kurtulmak için çabaladıklarında bu düşünceler çoğalır ve böylece bir kısır döngü oluşur.

Bilişsel davranışçı terapinin amacı, hastanın kaygıya neden olan obsesif düşüncelerle yüzleşmesini sağlamaktır.

Ayrıca amaçlanan kaygıya neden olduğu için bunlardan kaçınmasını önlerken tekrarlayıcı zorunlu davranışları da önlemektir.

Amaç, düzensiz düşüncenin neden olduğu kaygıyı ortadan kaldırmak ve rutinin gerçekleşmesine izin vermektir.

Bilişsel tedavilerde amaç, düzensiz düşüncelerin yarattığı sorumluluk algısını azaltmaktır.

Sorumluluk duygusu olmadan hasta, kafasında beliren rahatsız edici düşünceleri etkisiz hale getirmek için tekrarlayan davranışlarda bulunma ihtiyacı hissetmeyecektir.

Amaç, düşüncelerin gerçek olarak algılanmasını azaltmaktır.

Bu nedenle tedavide tehdit, tehlike ve aşırı sorumluluk algısının ne kadar gerçekçi olduğu ve abartılı tehdit ve tehlike algılarına yol açan düşünce hatalarının ne kadar olduğu fark edilir.

Bilişsel hatalar belirlendikten sonra, bu verimsiz düşüncelerin yerini daha pratik ve işlevsel düşünceler alır.

Düşüncelerinin felakete yol açacağına inanan hastalar, onları kapatmak yerine bu düşünceleri hatırlamaya teşvik edilir.

Ardından gerçekleşmeyen korkunç sonuçların önemli faydalar sağladığını görmeleri tedavinin yarattığı değişime dahildir.

Bilişsel ve davranışsal terapiler, hastalığın tedavisinde ve özellikle nükslerin önlenmesinde çok önemli bir yere sahiptir.

Bazen tek başına ya da diğer tedavilerle kombine olarak kullanılabilirler. Biraz önce de belirttiğimiz gibi ilaç tedavisi psikoterapiye yardımcı olarak kullanılabilir.

Bilişsel davranışçı terapi en önemli tedavi seçenekleri arasında görülmelidir.

Yaygın olarak kullanılan bilişsel davranışçı terapi yöntemlerinden biri olan yüzleşme teknikleri de obsesif düşüncelerden kurtulmak için çok iyi sonuç verir.

Obsesif kompulsif bozukluğu olan kişiler genellikle rahatsız edici obsesif düşüncelerinden korkarlar ve onları rahatlatmak için belirli davranışlar benimserler.

Kaygının ortaya çıkmasına izin vermek, onu bastırmak yerine onunla kalmaya çalışmak, sonunda endişelerinizi ve takıntılı düşüncelerinizi tanımanıza ve onlarla daha iyi başa çıkmanıza izin verecektir.

Bir süre sonra kaygılı ve takıntılı düşünceleriniz olsa bile bu kaygının gerçek olmadığını anlama şansınız olacaktır.

Kaygı gelip geçerken, başınıza korkunç bir felaket gelmediğini görebilirsiniz.

Bu şekilde, bu endişelerden ve takıntılı düşüncelerden kurtulmanız daha kolay olacaktır.

Sokratik sorgulama yöntemi psikoterapötik literatürde çok sık kullanılmaktadır.

Aklınızdan geçen endişeli düşünceler hakkında kendinizi sorgulamanız esasına dayanmaktadır.

Örneğin, ellerini yıkamazsa enfeksiyon kapmaktan korkan ve bu nedenle sürekli ellerini yıkayan birini düşünün.

“Elimi yıkamazsam mikroplar yayılır” düşüncesi birçok insanı endişelendiriyor.

Bazı durumlarda kişinin obsesif düşüncelerden kurtulmak istemesi endişe vericidir.

Aslında neyden kaçtığı hakkında hiçbir fikri yoktur. Bu düşünceyle yüzleşemediği için korkacak bir şeyi olmadığını göremez ve kaçmaya devam edebilir.

Bu noktada kişinin kendisine şu soruyu sorması önemlidir: “Ellerimi yıkamazsam başıma gelebilecek en kötü şey nedir?”

Bu soru, kişinin bir sonraki adımla yüzleşmesini ve olası senaryoyu gerçekleştirmesini sağlar.

Cevap “Hasta olurum” olabilir. Bu adımdan sonra, “Ya hasta olursam?” sorular sorulabilir. Bu sorunun olası cevabı “Tedavi görmek zorunda kalırım, ilaç tedavisi görürüm” olabilir.

Belki de kişi bu şekilde uzun süredir kaçındığı düşüncenin o kadar da kötü olmadığını anlayacaktır.

Obsesif düşünceleri giderilemese bile, belki kısa bir tedavi ile sorunu ortadan kaldırabileceğini görecektir.

Bu şekilde, düşüncenin kendisinin ondan kaçınmaktan daha ikna edici olmadığını anlayacaktır.

obsesif düşüncelerden kurtulmak için psikolog yardımı almalısınız

Obsesif Düşüncelerden Kurtulmak İçin Onları Tanımak

Birçoğumuz, obsesif düşünceler aklımızdan geçtiğinde aslında var olduklarını düşünebiliriz.

Bu düşünce tarzı obsesif kompulsif bozuklukta yaygındır. İnsanlar genellikle akıllarından geçen düşüncelerin gerçek olduğuna inanırlar.

Bununla birlikte, insan zihni sürekli olarak düşünce üretir. Bir düşünce gitmeden bir diğeri gelir.

Yani düşünmek muhtemelen herkesin hayatındaki en değişken şeydir. Bunlar dış gerçekliğimiz yerine beynimizin yarattığı kelimeler ve görüntülerdir.

Örneğin; sizin için önemli olan ve saygı duyduğunuz bir şey hakkında kafanıza kötü düşünceler gelir ve gider mi?

Bir dini törene katıldığınızda, saygı duyduğunuz birini düşünün ve bir etkinliğe katılın. Sizi rahatsız eden obsesif düşünceleriniz olabilir.

Aslında bu yaygın bir durum olacaktır. Bu düşünceler sizin kötü veya saygısız bir insan olduğunuz anlamına gelmez.

En yaygın örneklerden biri olarak yeni doğum yapmış ve çocuğunu çok seven bir ebeveynin çocuğunu sevmediğini düşünmesini gösterebiliriz.

Bu o annenin kötü ve sevgisiz bir anne olduğu anlamına gelmez. Bu, beynimizin sık sık düşünceler ürettiğini, bizi rahatsız eden tepkisel düşünceler ürettiğini gösterir.

Düşüncelerimizin gerçeğimiz olmadığını anlamak çok önemlidir. Aktarım yapılarını anlamak, obsesif düşüncelerden kurtulmak için yolunuzu kolaylaştıracaktır.

obsesif düşüncelerden kurtulmak için bize ulaşın

Obsesif Düşüncelerden Kurtulmak İçin Alıştırma Yapmak

Obsesif kompulsif bozukluk ile yaşayan insanlar endişeli düşüncelerle, düşüncelerden kaçınarak ve uzaklaşarak baş etmeye çalışırlar.

Ancak obsesif düşüncelerden kurtulmak istediklerinde bu düşünceler çoğalır ve böylece bir kısır döngü oluşur.

Davranışçı terapinin amacı, hastayı kaygılı düşüncelerle yüzleştirmek ve kaygıya neden oldukları için bunlardan kaçınmak ve kaygıyı azaltmak için tekrarlayan davranışların oluşmasını engellemektir.

Amaç, düzensiz düşüncenin neden olduğu kaygıyı ortadan kaldırmak ve rutinin gerçekleşmesine izin vermektir. Buna alıştırmalar denir.

Örneğin; Her gün evi temizlemeyi ve toplamayı kafaya takan biri, bunu yapmazsa hastalık olabileceğini düşünür.

Bu kişi her gün yavaş yavaş evi temizlemeyi bırakabilir. Evi bir ve iki gün temizlemedikten sonra kendini hasta bulmadığında, bu takıntılı temizlik düşüncesi kaybolabilir ve ortaya çıkan alışkanlığı etkileyebilir.

Takıntılı davranışlarımızdan veya telafi edici yöntemlerden kurtulmanın en güçlü yollarından biri kendimiz için bir risk alma merdiveni inşa etmektir.

Bu şekilde bir risk alma merdiveni gerçekleştirdikten sonra, alacağımız en basit riski düzenli bir biçimde almayı devam ettirerek başlamalıyız.

İlk basamakta yeterli derecede iyi olduğumuza ikna olduğumuzda, ikinci basamağa geçmenin zamanı gelmiş diyebiliriz.

Bu basamaklar arasında kalan süre birkaç haftayı bulabilmekte ve basamak sayısı 10 civarında olabilmektedir.

Bu ve benzeri teknikler obsesif düşüncelerden kurtulmak için yararlıdır. Bu gibi teknikler psikoloğunuz ile gerçekleştireceğiniz psikoterapi seansları sırasında detaylı bir şekilde uygulanacaktır.

Eğer siz de obsesif düşüncelerden kurtulmak isterseniz, bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Mentalium Psikoloji Kadıköy psikolog alternatifleri arasında öne çıkan bir psikolojik danışmanlık merkezidir. Eğer aradığınız İstanbul psikolog seçenekleri arasında uygun fiyatlı, etik çalışan ve kurumsal bir merkez ise bizi tercih edebilirsiniz.

Mentalium Psikoloji © 2024. Tüm Hakları Saklıdır.