Depresyon Tedavisi
Depresyon tedavisi olan bir ruhsal rahatsızlıktır. Depresyon nasıl tedavi edilir? Depresyon kendiliğinden geçer mi? Depresyon tedavi yöntemleri nelerdir? Kişide görülen depresiflik nasıl geçer? Ağır depresyon tedavisi ne kadar sürer?
Depresyon tedavi edilmezse ne olur? Depresyon aşamaları itibariyle bir süre sonra yineleyen bir hastalık mıdır? Yineleyen depresyon tedavisi nasıl gerçekleştirilmektedir? Depresyon bitkisel tedavisi olan bir rahatsızlık mı? İlaç kullanmadan depresyon tedavi edilebilir mi? Hamilelikte depresyon tedavisi nasıl gerçekleşir?
Maskeli depresyon tedavisi olan bir ruhsal problem midir? Tüm sorularınıza cevap vermeye çalışacağımız yazımızı okuduktan sonra uzman psikolog ekibimizden destek almaya ne dersiniz? Sizi Kadıköy psikolog ekibimizin karşılayacağı Kadıköy Göztepe şubemize bekliyoruz.
Depresyon Nedir?
Depresyon tedavisi olan bir ruhsal rahatsızlıktır. Depresyonun birçok durumda yanlış anlaşılmasına rağmen tembellik veya kişilikle bir alakası yoktur. Depresyon, zengini de yoksulu da çalışkanı da tembeli de kadını da erkeği de yaşlıyı da genci de etkileyebilecek bir ruhsal sorundur.
Dünyada en sık görülen patolojik ruhsal sorunlardan birisi olan depresyon neredeyse her on kişiden birisini etkilemektedir. Depresyon belirtileri itibariyle yaşamı oldukça fazla etkileyen bir hastalıktır.
Depresyondaki insanlar aslında depresyondan kurtulmak için çabalasalar da pek çok kez depresyon atakları yaşamaktadır. Bunun nedeni de majör depresyon tedavisi için profesyonel destek almamaları başta olmak üzere pek çok farklı şeye bağlıdır. Ancak şu unutulmamalıdır ki yineleyen depresyon tedavi edilebilir.
Peki depresyon kendiliğinden geçer mi? Depresyon kendiliğinden geçebilir ancak sonra tekrarlar. Depresyonun kronik bir hastalık olduğunu unutmamak gerekir ki depresyon tedavisi için ilk aşama bu hastalığı kabul etmektir.
Depresyon aşamaları itibariyle zaman zaman alevlenir, zaman zaman ise kendiliğinden geçebilir. Ancak biraz önce de belirttiğimiz gibi tekrarlar ve hatta gitgide majör depresyon halini alır. Bir başka deyişle, hafif depresyon sürecini yaşayan kişiler zamanla şiddeti artarak orta düzeyde depresyon yaşamaya başlarlar.
Zamanla kişiye majör depresyon tedavisi uygulamak gerekebilir. Başlangıçta ilaç kullanmadan depresyon tedavisi ile depresyondan kurtulmak mümkün iken zamanla depresyonun ilaçla tedavisi de gerekebilir. Gelin şimdi de depresyonun nedenleri ile ilgili inceleme yapalım.
Depresyon Nedenleri Nelerdir?
Depresyon nedenleri incelendiğinde pek çok faktörün etkili olduğunu görmekteyiz. Depresyon nedenleri açısından fiziksel, kişisel ve çevresel faktörler incelenmelidir. Depresyon nedenleri arasında ilk sırada yaşanan bazı olumsuz olayları inceleyelim.
Ebeveyn kaybı veya sevdiği bir kişinin kaybı depresyonun nedenlerinden bir tanesidir. Örneğin; çocuğunu kaybeden bir annenin çocuğunun vefatından dolayı yaşadığı olumsuz duygu, düşünce ve davranışlar zaman içerisinde depresyon hastalığı geliştirmesini sağlayabilir.
Elbette her sevdiğini kaybeden depresyon belirtileri göstermeyebilir ancak bu durum önemli bir depresyon belirtisi olarak kabul edilmektedir. Ekonomik problemler de depresyonun nedenleri arasında görülmektedir.
Hatta pek çok araştırma yoksulluğun ve ekonomik zorlukların toplumları etkilediği kadar bireyleri de daha depresif hale getirdiğini göstermektedir. Majör depresyon tedavisi için de ekonomik koşulların kötü olması nedeniyle başvuruda zorlanan bireyler kendilerini bir kısır döngünün içinde hissedebilmektedir.
Ekonomik zorluklara ek olarak, kişinin yaşam düzeninin bozulması da önemli bir depresyon nedeni olarak görülmektedir. İflas etmek veya işin kaybı gibi maddi bir varlığın kaybı da önemli etkiler sunmaktadır. İşten istifa eden veya işyerinden atılan bireylerin depresyona daha yatkın oldukları bilinmekte ve hatta depresyon tedavi yöntemleri için daha sık başvurdukları da bilinmektedir.
Ayrıca depresyonun nedenleri incelendiğinde bazı doğa olaylarının ve kaza vb. felaketlerin de etkili olduğunu görmekteyiz. Depremler bunlardan birisidir. Deprem bölgesinde yaşanan ruhsal sorunlar incelendiğinde depreme maruz kalmış bireylerin depresyon hastalığı geliştirme riskini daha fazla yaşadığı görülmektedir.
Depresyonun nedenlerine baktığımızda deprem dışında sel, yangın vb. pek çok doğal veya insana dair felaketlerin önemli risk faktörleri olduğunu görmekteyiz. Kişinin geçirdiği bir kaza ile aldığı yaralar eğer kalıcı izler de bırakıyorsa depresyonun önemli etkenleri arasındadır. Depresyona hastalıklar da sebep olabilir.
Kansere yakalanan kişilerde depresyonun görülme riskinin daha çok arttığını da söylemeden geçmemeliyiz. Bu nedenle birçok kanser hastasına aynı zamanda majör depresyon tedavisi de verilmekte ve psikoonkologlar bu alanda çalışmaktadır. Gelin şimdi depresyon belirtileri nelerdir ve depresyon nasıl belirtiler verir sorularını inceleyelim.
Depresyon Belirtileri Nelerdir?
Depresyon belirtileri gösteren bireylerin ister hafif, isterse de orta veya şiddetli olsun mutlaka depresyon tedavisi için profesyonel destek almaları gerekmektedir. Peki depresyon belirtileri nelerdir? Depresyon denilince aklımıza ilk olarak mutsuzluk gelmektedir.
Ancak depresyon belirtileri arasında en sık karşılaştığımız mutsuzluk tablosunun zaman zaman normal karşılanabilecek bir duygudurum olduğu unutulmamalıdır. Mutsuzluk gibi diğer depresyon belirtileri mutlaka en az iki hafta boyunca devam etmelidir ki depresyon hastalığı olarak tanımlanabilsin.
Ayrıca kişinin günün çoğunluğunda biraz sonra bahsedeceğimiz depresyon belirtileri ve bulgularını yaşaması önemli bir göstergedir. Bunlara ek olarak, kişilerin depresyon belirtileri nedeniyle yaşamlarının olumsuz yönde etkilenmesi ve yaşam işlevselliklerinin olumsuz etkilenmesi gerekmektedir.
Örneğin; mutsuzluk tablosunun gelip geçici ya da anlık değil zamana yayılan şekilde görülmesi majör depresif bozukluk tanısı alınması için önemlidir. Kişi aldığı bir haberden ya da olumsuz bir gelişmeden dolayı değil daha çok genel anlamda mutsuz görünmektedir. Ayrıca eskiye oranla daha agresif, öfkeli ve kızgındır.
Eskiden sinirlenmediği pek çok şeye artık öfke patlamaları ile cevap verebilir. Bundan dolayı çevresindeki kişilerle ilişkileri bozulur ve hatta çevresindekiler tarafından depresyon tedavisi için profesyonel destek alması çoğu zaman önerilmektedir. Depresyonun en can sıkıcı özelliklerinden birisi de kişinin yaşadığı isteksizliktir.
Pek çok şeye karşı tutkusunu, isteğini ve hevesini kaybeden depresif birey eskiden zevkle yaptığı pek çok şeyi yapamaz hale gelir. Depresyondayım diyen insanların yaşamlarına baktığımız zaman oldukça tek düze olduğunu görmekteyiz. Ancak depresyonun gelişmesinden önce aynı kişilerin hobilerinin olduğu, hayattan zevk alabildiklerini de görürüz.
Depresyon tedavisi esnasında bu nedenle kişinin depresif duygudurumunu dağıtabilmek için çeşitli aktivitelere de yönlendirilmesi teşvik edilir. Depresyondaki kişilerin sosyal yaşamları önemli ölçüde etkilenir. Depresyon belirtileri sergileyen kişiler giderek kendi içlerine kapanır ve sosyallikten uzak kalırlar.
Depresyon semptomları baş göstermeden önce kişinin sık sık görüştüğü arkadaşlarıyla artık görüşmekten zevk almaması onu arkadaşlarından ve dostlarından uzaklaştırır. Hatta kendisini çok sıkıcı tanımladığı için insanların da canını sıkacağını düşündüğü için onlardan uzak durabilir.
Özellikle ergenlerde depresyon belirtileri için bu kriter oldukça önemlidir. Depresyon tedavisi ile kişi artık daha fazla sosyal olmaya ve bazı hobiler edinmeye başlayabilir. Üstelik ilaçsız depresyon tedavisi veya antidepresanların kullanımı fark etmeksizin kısa sürede dahi bu değişimler gözlenebilir.
Depresyondayım diyen kişilerin ayrıca dış görünüşleri de zaman içerisinde önemli şekilde değişebilir. Kişi kilo alabilir veya verebilir ancak kilo değişimi bir hastalığa bağlı olmamalı ve en az yüzde beş civarında bir değişim gerekmektedir. Örneğin; 100 kg ağırlığındaki kişinin en az 95 kiloya düşmesi veya en az 105 kiloya çıkması bir depresyon belirtisi olarak görülebilir.
Kişinin depresyonda iken iştahının azalması veya artışı bu değişimleri beraberinde getirmektedir. Ayrıca depresyondaki kişinin bazı fiziksel sağlık sorunları da beraberinde görülebilir. Majör depresyon tedavisi için başvuran bireyleri incelediğimizde bazı mide bağırsak sorunlarının da görülebildiği bilinmektedir.
İrritabl bağırsak sendromu olarak da bilinen fiziksel rahatsızlığın arkasında depresyon hastalığı önemli rol oynamaktadır. Ayrıca depresyondaki kişilerin alkol bağımlılığı, madde bağımlılığı veya kumar bağımlılığı geliştirme riskleri de mevcuttur.
Depresyon tedavisi dışında bağımlılık tedavisi de bu noktada gerekli olmaktadır. Depresyon belirtileri arasında sık sık gördüğümüz cinsel istekte azalma da dikkate alınmalıdır. Kişinin libidosu depresyona bağlı olarak azalır. Cinselliğe olan ilgisi azalan bireyin majör depresyon tedavisi ile birlikte diğer depresyon belirtileri gibi libidosunda da iyileşmeler olacaktır.
Ancak özellikle depresyona dair tedavi sürecine dahil olmayan bireylerin cinsel birliktelik için isteğinin azalması sebebiyle partnerleriyle ilişkilerinde de bozulmalar olabilir. Depresyona dair değişikliklerden birisi de kişinin kendisini eskiye oranla daha çirkin ve yaşlı hissetmesidir.
Depresyon tedavi yöntemleri uygulanması gereken kişilerde özellikle beden ve dış görünüş algısındaki bozulmalara dikkat edilmelidir. Hatta bir süredir kendisini çirkin, yaşlanmış ve yorulmuş hisseden bireyler bu nedenle sosyal aktivitelere de git gide daha az katılırlar. Depresyon belirtileri arasında en kritik öneme sahip olanı intihar düşüncelerinin varlığıdır.
İntihar düşüncelerinin varlığında antidepresan kullanımına ek olarak ilaçsız depresyon tedavisi olarak da anılabilecek psikoterapinin uygulanması önem arz eder. İntihar girişimleri olmasa bile intihar düşüncelerinin varlığı dikkate alınmalıdır. İntihar girişimleri bazen kişinin yaşamına son vermek bazen de çevresindekilere yardıma ihtiyacı olduğunu duyurma sinyalidir.
Ancak hangi sebeple olursa olsun intihar düşüncelerine sahip bireylerin depresyon tedavisi görmesi gerekmektedir. Depresyon terapisi uygulanan bireylerde eğer intihar düşünceleri ve girişimleri sonlanmıyorsa veya kişi tedaviye yanıt vermiyorsa bir süre hastane yatışı dahi gerekebilir.
Depresyondaki bireylerin kendilerini çaresiz ve karamsar hissetmeleri halinde intihar düşünceleri de ortaya çıkabilir. Aslında o anda kişinin sağlıksız düşünce yapısı sebebiyle intihar çaresizliğe karşı çare olarak ortaya çıkabilir. Yaşamının asla düzelmeyeceğini, hiçbir şeyin iyi gitmeyeceğini düşünen karamsar ve depresif birey aslında intihar ederek bu olumsuz durumlardan kalıcı şekilde kurtulacağını düşünür.
Yaşam ise bize verilmiş bir armağandır. Evet, depresyondaki kişiler için yaşam bir ödül değil ceza gibi görünür ancak cezayı ödüle çevirebilmek de neticede kişinin elindedir. En azından denemek gerekir ve biz bu denemeye majör depresyon tedavisi adını vermekteyiz. İster ilaçsız depresyon tedavisi ister antidepresan destekli tedavi, hangi yöntem olursa olsun tedaviye şans verilmelidir. Peki depresyon tedavisi nasıl olur? Depresyon nasıl tedavi edilir?
Depresyon Tedavisi Nasıl Olur?
Depresyon tedavi edilebilen bir ruhsal bozukluktur. Depresyondaki bireylerin bu hastalığın kendiliğinden geçmesini beklemeleri bazen işlevsiz ve kalitesiz bir yaşam bazen de intiharla dahi sonuçlanabilir. Bu nedenle depresyondaki bireylerin hangi depresyon aşamaları içinde olduğu fark etmeksizin tedavi görmesi gerekmektedir.
Depresyon tedavi sürecinde en etkili iki yöntem psikoterapi ve ilaç tedavisidir. Özellikle son yıllarda geliştirilen ilaçların yan etkilerinin daha az olması da bu noktada önemli avantajlar yaratmaktadır. Peki psikoterapi ile depresyon nasıl tedavi edilir? Psikoterapi süreci depresyonun konuşarak tedavisi şeklindedir.
Mentalium Psikoloji Kadıköy psikolog ekibimizle görüşmeye başladığınızda nasıl bir süreçten geçeceğinizi size aşama aşama anlatmak istiyoruz. Danışma hattımızdan bize ulaştığınızda size uygun Kadıköy psikolog ekibimizden bir uzman ile randevu planlanacaktır.
Randevu günü ve saati geldiğinde sizi merkezimizde sekreteryamız ve uzmanımız karşılayacaktır. Sizinle birlikte terapi odasına geçecek olan uzmanımız ilk önce kısaca kendisini tanıtacak ve bu arada sizin biraz daha gevşemenizi de sağlayacaktır. Ardından sizin kendinizi en iyi şekilde ifade etmenize ve depresyon belirtilerini aktarmanıza yardımcı olan bazı sorular soracaktır.
Elbette ilk görüşme neredeyse tamamen sizin kendinizi ve yaşadığınız sorunları ifade edeceğiniz seans süreci olacaktır. Depresyon tedavisi ile ilgili sormak istediğiniz soruları eğer ilk seansta süre kalırsa yanıtlayacak olan uzmanımız bundan sonraki seansta sizin öykünüz tamamlandıysa size nasıl bir psikolojik destek süreci geçireceğinizden bahsedecektir.
Kadıköy psikolog ekibimizle istediğiniz her şeyi ve dilediğiniz her konuyu konuşabilirsiniz. Şunu unutmamalısınız ki artık psikoloğunuz sizin profesyonel sınırlar çerçevesinde ortağınız ve iş birlikçinizdir. Ona her şeyi ifade edebilirsiniz ve rahat olabilirsiniz çünkü konuştuklarınız sadece iki kişi arasında kalacak ve kimseyle paylaşılmayacaktır.
Belki de bugüne kadar alay edilme, küçümsenme, aşağılanma vb. pek çok sebeple kimseyle paylaşamadığınız şeylerin paylaşılma sırası gelmiştir. Sadece anlatmak ve paylaşmak bile önemli derecede iyileştirici bir güce sahiptir. Ancak elbette psikoterapi süreci sadece bundan ibaret değildir.
Depresyon tedavisi ile ilgili birden çok psikoterapi ekolüyle çalışmakta olan Kadıköy psikolog ekibimiz en sık ise depresyon tedavi sürecinde en etkili ekol olarak kabul edilen bilişsel davranışçı terapiyle çalışmaktadır. Bilişsel davranışçı terapinin en önemli avantajı depresyonda baskın olan olumsuz duygu ve davranışların olumsuz düşünceleri değiştirerek değişmesini sağlamaktır.
Duygularımız, düşüncelerimiz ve davranışlarımız belli olaylar ya da durumlar neticesinde tetiklenir. Ancak bazen bu olay ya da durumların değerlendirilmesi, yorumlanması ve algılanması herkes için aynı olmayabilir. Bu nedenle bu durumların daha objektif bir gözle değerlendirilmesi fayda sağlayabilir.
Bilişsel olarak çarpıtılan düşüncelerin önce farkına varılması ardından da değiştirilmesi bilişsel davranışçı ekolün esas amacıdır. Köklü bazı inanışlarımızın da değerlendirilmesi ve değiştirilmesi de depresyon tedavisi için elzemdir diyebiliriz. Bu terapi yönteminde aynı zamanda danışana seans dışında uygulaması ve seans esnasında edindiği bazı becerileri deneyimlemesi açısından ödevler de verilmektedir.
Depresyon tedavisi boyunca bu ödevler üzerine bir sonraki seansta değerlendirmeler yapılmaktadır. Bilişsel davranışçı terapi yönteminin en önemli avantajlarından birisi depresyon belirtileri üzerinde hızlı bazı değişimleri gerçekleştirebilmesidir. Bu nedenle bilişsel davranışçı terapi daha kısa süreli terapi ekolleri arasında görülmektedir.
Ancak Mentalium Psikolojik Danışmanlık Merkezi Kadıköy Göztepe şubemizde farklı psikoterapi ekolleriyle de depresyon tedavisi gerçekleştirmekteyiz. Peki yalnızca ilaçsız depresyon tedavisi etkili olur mu? Eğer kişinin hafif ya da orta düzeyde depresyon belirtileri varsa ilaç kullanmadan depresyon tedavisi gerçekleştirilebilir.
Ancak şiddetli hali olan majör depresyon tedavisi için hem antidepresan hem de psikolojik destek birlikte en iyi sonuçları vermektedir. Ancak yalnızca ilaç kullanan bireylerin kalıcı ve uzun vadede depresyonu yenmek konusunda şansı oldukça az denilebilir. Bunu açıklayan bir araştırmadan bahsetmek isteriz.
Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir araştırmaya göre, depresyon tedavisi için en iyi sonuçlar psikolojik destek alınırken ilaç kullanımıyla beraber olmaktadır. Bu araştırma esnasında hastanede yatış yapılan 100 depresyon hastası incelenmiştir. Majör depresyon olarak adlandırılan şiddetli türü yaşayan 100 kişiden 50 kişiye yalnızca ilaç tedavisi verilirken diğer 50 kişiye ise hem ilaç desteği hem de psikoterapi uygulanmıştır.
Bu kişilerin tedavi süreci sonrasındaki 10 yıllık yaşam periyotları incelenmiş ve sonuçlar psikoterapinin önemini vurgulamıştır. 10 yıl içerisinde incelenen depresyon hastalarından sadece ilaç kullanan yarısında depresyon vakalarında tekrarlama oldukça fazla olarak gözlemlenmiştir. Sadece ilaç tedavisi verilen hastaların yüzde 75’inde depresyonun tekrar şiddetli şekilde en az bir kez tekrarladığı görülmüştür.
Öte yandan hem ilaç hem de psikoterapi desteği alan kişilerin ise sadece yüzde 20’sinde tekrarlayan depresyon görülmüştür. Ayrıca tekrarlayan depresyon ataklarının ise şiddetli değil, hafif veya orta düzeyde olduğu gözlemlenmiştir. Yalnızca bu araştırma bile bize psikolojik destek almanın depresyon tedavisi için ne kadar hayati bir öneme sahip olduğunu göstermektedir.
Depresyon tedavisi için ne yazık ki günümüzde internette pek çok yanlış bilgi de bulunmaktadır. Bunlar özellikle bitkisel depresyon tedavisi, akupunkturla depresyon tedavisi ve depresyonda sülük tedavisi üzerinedir. Depresyonda sülük tedavisi bilimsel olmayan ve duygularınızın, düşüncelerinizin ve olumsuz davranışlarınızın değişimine zerre katkısı olmayan şeyler arasındadır.
Depresyon tedavi yöntemleri bilimsel esaslara dayalı olmalıdır. Günümüzde depresyon tedavisi görmek yerine akupunktur ile depresyon tedavisi yorumları araştıran bireylerin umutlarını sömürmek için uğraşan pek çok kişi bulunmaktadır. Eğer siz de depresyon tedavisi için bir adım atmak istiyorsanız, Kadıköy psikolog ekibimizle tanışmaya ne dersiniz?