Skip to content Skip to footer

5 Maddede Yas Süreci Evreleri Nelerdir?

5 Maddede Yas Süreci Evreleri Nelerdir?

Yas süreci denilince ilk aklımıza gelen durum bir kişinin ölmesidir. Ancak yas süreci her zaman bir kişinin ölmesinden sonra yaşanan bir durum değildir; iş, statü, sağlık, evcil haycan gibi kayıplar da kişide yas oluşturabilir. Yaşamın her evresinde, her gelişimsel süreçte kazançlarla birlikte kayıplar da vardır. Neden ne olursa olsun yas süreci evreleri yaşanmaktadır.

Örneğin bir çocuk kendi başına yemeğe başladığı zaman biri tarafından doyurulmanın rahatlığını kaybeder. Akut ya da tamamlanmamış yas olarak da ifade edilen normal yas, herhangi bir kayıp ve ayrılıka ya da herhangi bir yaşamsal değişikliğe verilen fiziksel, duygusal ve bilişsel tepkilerdir.

Yas, aynı zamanda kayıptan sonra yeniden yapılanma tepkisi olarak da tanımlanabilir. Yazımızın devamında yas süreci evreleri hakkında değerlendirmeler yapacağız. Eğer yas süreci evreleri ile ilgili yazımızı okuduktan sonra psikoloğa gitmek hakkında düşünceleriniz varsa bizden destek alabilirsiniz.

Yas Süreci Evreleri: İnkar

Yas süreci evreleri arasında ilki inkar evresidir. Bu ilk evrede genellikle olay veya durum yok sayılır, başa gelmemiş gibi yapılır ve bir yanlışlık olduğu düşünülür. İnkar, temelde egonuzun sizi korumak için yaptığı bir savunma mekanizmasıdır.

Zihin, durum kötü olsa da iyi olmanızı sağlamak için böyle bir mekanizma gerçekleştirir. İnkar yas süreci evreleri arasında kişinin ruhsal anlamda en katı tepkileri verdiği dönemdir. İnkar evresinde kişi kaybı tamamen olmamış gibi algılar ve buna göre davranışlar sergileyebilir.

Örneğin; eşini kaybeden bir kişi eşinin ölüm haberini almış olsa dahi onun ölmediğini ve tekrar gelebileceğini düşünmektedir. Eşinin eşyalarını evden çıkarmak istemeyebilir.

Yas süreci evreleri içerisinde en zorlayıcı olanlardan biridir çünkü kabullenmesi doğal olan kaybı inkar edebilir. Eşinin işyerine gidip odasına giren ve hiçbir eşyasını toplamayan kişi yas süreci evreleri arasında inkar dönemini yaşayabilir.

Eşyaları toplamanın da ötesinde yerlerini dahi değiştirmeyebilir. Bunun sebebi de eşi geri döndüğünde eşyaları kendi bıraktığı gibi bulmasını istemesidir. Bu durum kaybı kabullenmediğini gösterir ki yas süreci evreleri içerisinde inkar evresinin tipik özelliğidir.

Yas Süreci Evreleri: Öfke

Öfke, inkardan sonra yaşanan evredir. Öfkenin kurbanı kişinin kendisi, doktor, tanrı bile olabilir. Kişinin aklındaki ‘Niye ben?’ sorusu genellikle onu öfkeye yönlendirir. Kaybı yas süre evreleri içerisinde kabullenen kişi artık bu durumu yaşadığı için öfkelenmeye başlamaktadır.

Bu öfkenin muhattabı çok farklı kişiler olabilir. Bir isyan niteliğinde tanrıya da öfkesini kusabileceği gibi bir kişiye de kendisine de yöneltebilir. Kendisine öfkesini yönelttiğinde yakınının ölümü ile ilgili kendisini veya kendisinin ihmalini suçlayabilir.

Ölümden kendisini sorumlu tutabilir. Üstelik bu kayıpta kendisinin sorumluluk payı hiç olmayabilir. Belki kendi payı da vardır ancak önemsenmeyecek kadar düşük bir katkısı olsa da durumu kişiselleştirebilir.

Yakını bir hastalık sebebiyle hayatını kaybetmişse o zaman da yakınının doktorunu suçlayıp ona öfkelenebilir. Öfke yas süreci evreleri için kişinin ruhsal açıdan oldukça zorlandığı bir bölümdür. Üstelik bu süreçte yakınlarına da öfkesini yönlendirebileceği için yaşanan tartışmalar şiddetlenebilir.

Yas Süreci Evreleri: Pazarlık

Yas süreci evreleri arasında üçüncü aşamada pazarlık vardır. Bu dönemde kişi pazarlık yaparak uzlaşma yoluna gider. Dua ederek, başka tedavi yolları, alternatif çözümler deneyerek sonucu ertelemeye, değiştirmeye çalışır diyebiliriz.

Sonucun değişmediğini anlayıp uzlaşma sağlandıktan sonra kişi dördüncü evreye geçer. Sonucu değiştirmeye yönelik çabalara inancı vardır. Bu inanç yas süreci evreleri içerisinde pazarlık yapmayı doğurur. Sonucu biliyordur ancak sonucun kendi çabalarıyla değişeceğine inanabilir.

Ardından yaşanan olumsuzluklar ve sonucu değiştirme çabaları olumsuz sonuçlandığında ise pazarlık yerini umutsuzluğa bırakabilir. Sonucun değişmediğini pazarlık evresinin sonunda anlayabilir. Ardından yas süreci evreleri arasındaki bir sonrakine geçilir.

Yas Süreci Evreleri: Depresyon

Sırada yas süreci evreleri arasında dördüncü evre olan depresyonvardır.  Bu evrede kişi artık inkar etmekten vazgeçer, bu vazgeçiş onu ruhsal çöküntü içerisine sokar. Bu evre öfkenin yerini depresyona bıraktığı evredir.

Yas süreci evreleri yaşayan kişilerin yaklaşık %20’sinde majör depresyon görüldüğü ifade edilmektedir. Depresyon öyküsü, alkol kullanma öyküsü, yetersiz destek sistemi ve başka önemli stresörlere sahip olan kişilerin depresyona girme riski daha yüksektir.

Ayrıca öfke evresinde, kişi öfkesini kendine yöneltirse bu da depresyon için bir tetikleyici olabilir. Depresyon seviyesinin çok yüksek olduğu durumlarda müdahale gerekebilir. Ancak şunu kesinlikle belirtmeliyiz ki depresyon ile yas birbirinden farklı kavramlardır.

Depresyonda kişinin benlik saygısı kaybolurken yas süreci evreleri geçiren kişinin benlik saygısında bozulma görülmez. Bu sebeple yas süreci evreleri boyunca sadece 100 kişiden 20’sinde depresyon görülmektedir.

Yas Süreci Evreleri: Kabul Etme

Ve geldik son evreye. Yas süreci evreleri sonuncusu kabul etme dönemini temsil etmektedir. Kişi gerçeği artık kabul etmiştir. Bu bir daha hiçbir zaman kötü hisler yaşanmayacağı anlamına gelmez fakat kişi yaşadığı kaybı anlamlandırmaya başlamıştır.

Daha da önemlisi artık kişi bu gerçekle yaşamayı öğrenmiştir. Kabul etme dönemi ve yas süreci evreleri sonlanımı ile ilgili önemli bir yanlış ise kaybı kabullenmek ile unutmak arasındaki farktır.

Kişi yakınının kaybını kabullenir ancak bu durum onu unutmasını sağlamaz. Zaten bir yakınının kaybı sonrası unutmak da sağlıklı bir durum değildir.

Yas İle İlgili Fiziksel Belirtiler

Midede boşluk hissi, nefes alamama, boğulacakmış gibi olma, seslere karşı aşırı duyarlılık, kendine yabancılaşlma duygusu (örnek: Hiçbir şeyin gerçek gibi gelmemesi, kişinin kendisini bile sorgular hale gelmesi) tükenme, kaslarda zayıflık, iştah artması veya azalması, enerjisizlik, çabuk yorulma ve ağız kuruluğudur.

Fiziksel belirtiler çok uzun sürmediği müddetçe normaldir, sorun teşkil etmez. Bazı durumlarda, yoğun yas yaşanırsa bağışıklık sistemi de etkilenebilir ve bireylerin hastalanma olasılığı artabilir.

Enerjinin çoğu yas nedeniyle kullanıldığı için beden hastalanmaya duyarlı bir hale gelir. Araştırmalar yoğun yaşam olayları sonrası ruhsal ve bedensel hastalıkların sıklığında bir artış olduğunu belirtmektedir.

Yas Süreci Evreleri Nasıl İşler?

Yasın başlangıç ve sonu olması beklenir ve yukarı bahsedilen evreler gibi doğrusal bir şekilde gideceği tahmin edilir. Ancak bu her zaman geçerli olmaz, bazen doğrusal bir şekilde gitmeyebilir. Zaman zaman evreler kendi aralarında yer değiştirebilir.

Dolayısıyla, ‘Yas başlangıçta çok acı verir, zamanla hafifler ve biter.’ gibi bir ifade her zaman doğru olmaz. Günümüzde yasın kaotik ve dairesel bir süreç olduğu kabul edilmektedir. Bazı günler yasın bittiği hissedilirken, bazı günler umutsuzluk hissedilebilir.

Duyulan bir şarkı, bir söz ya da bir yer kayıpla ilgili duyguları ortaya çıkarabilir. Bazen kişiler günlük bir aktivite sırasında aniden ağlamaya başlayabilirler, bu baş etme yeteneğinin kaybına işaret etmez, gayet yaygın ve olağan bir tepkidir.

Kesin bir başı sonu olmasa da genelde yas kayıbın gerçekleşeceğinin fark edilmesiyle başlar ve bitişine dair bazı işaretler vardır. Bunlardan bazıları; kayıp gerçeği ile yüzleşebilmek, ölen kişinin yokluğunu kabul aşamasına geçmek ve bu gerçeğin acısıyla yaşayabilmek, yaşama yeniden uyum sağlamak ve yeni yaşam biçimi ile yeni duygusal bağlar kurabilmektir.

Kısaca kişi yeniden hayattan zevk ve keyif alabilir, şuana ve geleceğe odaklanabilir ve yeni kişilerle birlikte olma isteğini duyabilir hale gelir. Bu durumda, kişiler suçluluk hissi duyabilir, kaybettiği kişiden vazgeçmek olarak görüp iyileşmeye direnebilirler.

Ancak, suçluluk duygusu zamanla azalır ve kişiler mutlu anıları hatırlayarak, kaybettikleri kişi hakkında düşünebilmeye ve daha az acı hissetmeye başlarlar.

Mentalium Psikoloji Kadıköy psikolog alternatifleri arasında öne çıkan bir psikolojik danışmanlık merkezidir. Eğer aradığınız İstanbul psikolog seçenekleri arasında uygun fiyatlı, etik çalışan ve kurumsal bir merkez ise bizi tercih edebilirsiniz.

Mentalium Psikoloji © 2024. Tüm Hakları Saklıdır.